Pazarlama Notları, PaZarLaMaca, Sedat YILDIZ, PaZaRLaMa, PaZaRLaMaCı
Mart-2009
SEÇİM POLİTİKASI
Haberlerde uzun bir zamandan beri izlediğimiz beyaz eşya dağıtma politikası yerini ne kadar bulur, bunu ilerleyen zamanlarda hep beraber göreceğiz.
Belediyeler yardım dağıtıyor ama bu yardımların ne kadar taraftar topladığı ile ilgili bir araştırma yok ellerinde.
Sen verirsen karşıdaki de destekler, şeklinde doğrudan bir mantıkla hareket ediyorlar.
İnsanlar hak etmedikleri bir şeyi aldıklarında her ne kadar bu ödülü kabullenseler de adalet duyguları zedeleniyor. Faydayı o an her ne kadar kendisi görse de bu keyfilikten ürkebiliyor.
Patronunuzun size diğer çalışanlardan habersiz olarak cebinden para verdiğini düşünelim. Yüzünüzde o an için oluşan tebessüm yanıltıcıdır. Eğer bana veriyorsa diğerlerine de veriyor olabilir, gibi soru işaretleri sizde oluşmaya başlar. Bu keyfilik sizde huzur değil huzursuzluk yaratır.
İnsanların hediye paketlerini aldıkları anda yüzlerinde oluşan tebessümün yanıltıcı olduğunu düşünüyorum.
BAŞARISIZ SATICI VE ÖDÜN-KARSIZ MÜŞTERİ
Başarısız satıcılar ödün vererek ilerler.
Ödünler verilerek yapılan satışlarda ise sadece satış gerçekleşmez aynı zamanda anlaşmanın yöntemi, metodu ve pazarlığın şekli de biçimlenir. Bu artık bu müşteriyle olan pazarlıktaki ilerleme ve iletişim yönteminizdir. Müşteriyle aranızda kurulan anlaşma biçimidir.
Birinci satış ödün verilerek gerçekleştiyse emin olun ki ikinci satışın gerçekleşmesi için daha fazla artı bir ödün vermeniz gerekir. Bu yöntem uzun vadede 80/20 kuralında olduğu gibi bu müşterinizi karsız bir hale getirir.
BİLGİ GÜÇTÜR, PAYLAŞTIKÇA BÜYÜR, BUNUNLA BİRLİKTE SİZDE BÜYÜRSÜNÜZ…(Arkadaşım hackerfriend'i hatırlamış oldumJ www.hackerfriend.tr.gg)
Günümüzde ürün ve hizmetler satılmıyor, alınıyor. Artık satın alma yapmak isteyen her firmanın ulaşabileceği sizin ve rakiplerinizin hakkında neredeyse sınırsız bilgiler var. Üstelik satın almacılar artık araştırıyor, karşılaştırıyor ve en sonunda karar veriyor. Peki, bu kişiler tarafından fark edilmenin yolu nedir? Çok basit; “onlara sizi fark etmelerini sağlayacak sebepler vermek”…
İçerik Yaratın: En iyi olduğunuz konu nedir? Öncelikle bunu belirleyin. Daha sonra, bu konu üzerinde herkese bilgi verin. Herkesi eğitin, geliştirin. Bu konuda makaleler yazın, yayınlayın, yayınlatın. Web sitenize ücretsiz bilgi broşürleri koyun, satış ekibiniz ücretsiz bilgi broşürlerini dağıtsın, seminerler düzenleyin, en iyi olduğunuz konuda uzman olduğunuzu herkesin bilmesini sağlayın. Her müşteri bir uzmanla çalışmak ister.
Ölçün, ölçün, tartın: Düzenli olarak, yaptığınız her pazarlama faaliyetinin sonucunu ölçün. Hangilerinin sizin için uygun olduğuna karar verin ve başarılı olanları geliştirin. Bunun en basit yöntemi belirli bir zaman biriminde aldığınız taleplerdir. Talepleri neyin arttırdığını bulmaya çalışın. Unutmayın, her firma için başarılı olabilecek, evrensel bir pazarlama modeli ne yazık ki yok. Sizin için doğru modeli, siz bulmak zorundasınız. Doğru modeli bulduğunuzu anlamanın tek yolu ise sürekli ölçmektir.
Bugün, ürün ve hizmetler satılmıyor, alınıyor. Soğuk müşteri peşinde koşmaktan vazgeçmek zorundayız. Bilgiyi yaratmak ve paylaşmak zorundayız. Duyulabilmenin, görülebilmenin, tercih edilebilmenin tek yolu kesinlikle bu!
Bu sayfa hakkındaki yorumlar:
|